inan insan bu kadar yüreklenmemeli,
unutulmak için tanıdıkları mühletleri kayıt ettiğin felan yokher beş seferde bir fark ediyorsun işaretlendiğini
diyen biri için de artık çok yalnızsın, hoca bunu söylerken
Afrika biraz akşamüstüydüyazılmamış bir mısra idi bu üstelik, balkonda okunur
bulur bir parantez açıldığı koylara ya da bu ilk parantez; akşamüstü olduğu için uzattığımız hayatları
ağaçlarımdan gelen, misafir pardösülü, o renkli rüzgarlarıokul fikrine hep uzak durmuş iyi niyetli kadınları
kapatıyordueve girdiklerinde evlerini
çantalarını açtıklarında çantalarını yırtıyorlar çiçeklerim bağırıyor bu kış, nereyi ezberlesem dudaklarım çatlarcasına
dudaklarım çatlarcasına tüpün üstünde unutuyorum yangın olmayan şeyleri
yangın; mesela iki kişi olabilen birisi baktığında acıtanşeyler ise benim güneşlerimi bulsun artık, yazık
biraz daha tek başına, biraz daha büyükce bir evde, çok maaşlaannesinin şehirlerine bir kere olsun dokunmayarak
toplumların salahiyetini de söz konusu etmedenaşktan dayak yemiş olacak ki
tedbir olarak size madam diyebilir miyim yüzünden ikaz eder hale bürünüyor insanbıçak hissi, tekrarlarca hiç mi hiç belli etmeden, cansızlıkla suçlananlar, valiz taşımak istemiyorlar
toparlanalım, yer yüzünden çıkalım, devlet gelsin dursun dışarıdahastalık tablosu- küçük bir limana adanan şiirdir