27 Kasım 2011 Pazar

kayıtsız

görmeye devam edeceğiz nasılsa,
bitmeyen endişeyi
ağaçlara çıkmayı yok saydığımızda bile
göreceğiz sonrayı
masanın altında uzun uzun konuşmalar yapacağız duyulacak
kimisine rüzgar eşlik edecek kimisine ölüm
yakında şu olacağız yakınında değilken
kaçtığımız anlaşılmasın diye de
hep birden koşacağız
bir yerde durmak aklımıza gelmişken,
genişlemişken boşluk
serin bir gölgeye yaslanmak varken hatta
yani dua ile bitirmek varken eylemi
ıslanacağız, bunun adına özgürlük denilecek

öğleden sonraları bitecek
avluda çocuk oyunları susacak
bir vapur bizi istemediğimiz yerlere konduracak
istemediğimiz şeylerin dünyası olacak bura
bir kadersizliktir tutturmuş
fotoğrafları çekilmiş tabutlara doğru
negatiflerine doğru yalnızlığın
bir hayalden ibaret mutluluğa doğru
sıcaktan yoksun evlerimize
yani hikayelerimize yani uydurma gerçeğe ve yalana doğru
santim santim çekileceğiz
yüreklerimizden bahsederken söndürülmüş
ateşlere ile ateşlere kül olacağız
yanmaya kömür, söze acele, kokuya is
oturup sonunda huzursuzluğun kalemiyle
dağların yamacında saklanmış hazineden altınları
önce demire ve sonra demire
sonra mızrağa ve sonra çekice doğru
en sivri ve en ağır olana yontacağız
çıkanları mızrak sanarak
birbirine küfürler yazan cahillere
sonu başlangıçla başlayan delilere
göre daha vicdansız
göre daha bitimsiz
yani daha doğmadan
silinip gideceğiz

o kadar sert olacağız ki
nerde bir yalnızlık var gidip kurulacak
limanlar ve çöller sıkılacak
her şeyin sorulması onadır diye
ona hiç mi hiç  uğramayıp
yoksaları kırışıp
belkileri bırakıp
keşkelere uğrayacağız
her şeyin kırılması bir yana
havuzlar boşalacak
renkler sönecek
ışık bitap düşecek yüzmekten
yenilecek tuttuğumuz taraf
kıyıdan yüz kilometre öteye yaklaşamayacak gelinler
yine de şık giyineceğiz
vurulmak için ıskalanmış
yakalanmak için bekletilmiş
bir sonsuza kadar uyumuş
bir sonsuz kadar daha
uzunca bir eteğin peşine düşeceğiz

biri söylemiştim diyecek
başka biri tutunun bana
öbürki yana çekilecek
sonra bütün öbürkiler
korkakça ve zalimce
ezilerek ve insafsızca
itecekler kendilerini
dibi bilinmeyen suya