21 Haziran 2013 Cuma

ve açık bir pencere mi? -ve açık bir pencere

ve açık bir pencere mi?
-ve açık bir pencere.
ve açık pencereden gördüğün her şey mi?
-ve açık pencereden gördüğüm her şey.
ve o açık pencere önündeki her şey mi?
... -ve o açık pencere önündeki her şey.
ve o açık pencere çerçevesine sığmayan şeyler mi?
-ve o açık pencere çerçevesine sığmayan şeyler.
ve açık pencere önünde oldukları için dokunabildiklerin mi?
-ve açık pencere önünde oldukları için dokunabildiklerim.
ve açık pencere ötesinde oldukları için uzanılamayanlar mı?
-ve açık pencere ötesinde oldukları için uzanılamayanlar.
ve yakındakilerle uzaktakiler mi?
-ve yakındakilerle uzaktakiler.
ve açık pencere?
-ve açık pencere.
ve açık olmayan ama açılabilecek bir pencere mi?
-ve açık olmayan ama açılabilecek bir pencere.
ve açık bir pencere mi?
-pencere açık değil, açılamaz da.
ve önündeki bir pencere mi?
–ne pencere açık ne de arkasındayım.
ne pencere açık ne de açık pencere gördüm.
ne de açık pencere ardında bir şey gördüm.
ne de açık pencere ardındaki bir şeye
dokunabilirdim, çünkü ne pencere açıktı
ne de bir an bile olsa pencereydi.
sonuç olarak, ben açık bir pencereden söz etmek
bile istemiş değilim.
ve açık bir pencere mi?
-ve açık bir pencere.

Zvonko Makovic
Palyaço

i.

kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde
kaç kilo çekerdi yalnızlık
kaç kere ezildim altında
yaz yağmurlarının

belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları
her sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk
hep ağlamaklı olurduk gülünecek halimize

kim sevmezdi çiçekleri filan
”ben sevmezdim” dedim, “yalan” dedi

bunu palyaço söyledi,
palyaço söyledi ben yazdım
yazdım, yazmasam ağlayacaktım

herkes ağlarmış biraz, ben de ağladım
sırf bu yüzden mi ağladım
alçaklık gibi bir şey oldu bu biraz

biraz birazdım her şeyden
dün biraz sinirlenmiştim mesela
yarın bir kadını seveceğim biraz
biraz biraz kör oldum bügünlerde

ama rakı kadehlerini boşaltmayın
eksilmesin hiçbir şey
hiçbir şeyden dahi olsa
kalsın biraz

ii.

umursamıyorum yılgınlığımı filan
çünkü sessizce yaşanmalı her şey
bir devrim sesszce olmalı mesela
ve her sözcüğüne inanmalı bir palyaçonun

bir palyaço neden yalan söylesin ki
ben palyaço olsaydım söylemezdim
marangoz olsaydım da söylemezdim
ben insan olsaydım yalan söylemezdim!

hem nereden çıkardınız palyaçonun yalnızlığını
kaç kilo çeker ki bir palyaço
hem neden yüzüme vuruyorsunuz
bir çirkin ördek yavrusu olduğumu

gocunmam ki ben, ben gocunmam
bir palyaço ne kara gocunmazsa
o kadar, o kadar gocunmam işte

rakı doldurun! eksilmesin

iii.

bitmedi, yazacağım daha
yazmazsam ağlayacağım çünkü
alçakça olacak biraz

hem biz o zaman kimdik ki, nerelere giderdik
her sokakta biraz daha eksilirdik
bilirdim, geceleri puslu puslu olurdu bazen
bazen birisi fısıldarmış gibi olurdu
”duyamadım”, derdim, “tekrar et!”
sessizliğe bürünürdü o vakit her şey
sokaklar daha bir puslu
palyaçolar daha bir ağlamaklı olurdu
ve ben daha bir alçak olurdum
ağlardım biraz

hem sen kimsin, çekiştirme diyorum
hatta kuyruğuma basma diyorum
acıyor, tırmalarım,-
diyorum

kahrol, kahrol!
diyorum

iv.

geçen gün yüzüme rastladım bir ilan panosunda
korktum birden, kusacak gibi oldum
”olur öyle” dedi palyaço,
”herkes alçaktır biraz”
”otur ulan!” dedim, bağırdım ona
ben bazen bağırırım biraz

”rakı doldur!” dedim, “eksilmesin!”
ben bazen eksilirim biraz
aslında hepimiz eksilirmişiz biraz
bunu sonradan öğrendim

ben aslında her şeyi sonradan öğrendim
herkes herkesi sonradan öğrenirmiş
bunu da sonradan öğrendim

örneğin;

geçen gün bir kadınla seviştim
biraz değil çok seviştim

ya işte öyle palyaço
diyorum ki,
bunu da yeni öğrendim
sevişmek de eksilmekmiş biraz

v.

kim sevmezdi ki kuş ötüşlerini filan
”ben sevmezdim” dedim, “yalan”
dedi
bunu palyaço söyledi
palyaço söyledi, ben yazdım
yazmasam, alçak olacaktım
hem ben roman da yazdım biraz

bazen diyorum ki, palyaço,
sen olmasan ben ne yaparım
alçakça eksilirim belki biraz
her yağmur yağışında yerindi dibine girerim
hiçbir kadının kasıklarını öpemem belki
ya da unuturum sonradan öğrendiklerimi

biraz biraz anlıyorum ki,
yüzler eller, o terli vücutlar filan
her şey plastikmiş biraz

vi.

haydi sirtaki yapalım palyaço
rakı doldur, yine eksildik biraz

-turgutuyar-