7 Mart 2015 Cumartesi

sana olan hayatımın varoluşunun altıncı taksidi ödenmiştir artık

Züğürt ağadaki Şener şeni ben oynadım
şener şen yanımda yaşlandı
bardaklar, bu mahalle ve seni sevişim
kaldı kaldığıyla


seni yanımıza otururken görmek istiyoruz
çok düşünmeden çok yaralanmadan
tarih dolmadan yenilgilerle, açlıklarla
 Afrikalı geçinmeden elaleme karşı
sıradan bir gün olsun denizlere karşı
duvarlar ölürken inandıklarımıza karşı
kendine yenik düşen hayatların döşeğinde
hataya yer yoktura karşı
serbest kalması şarkılardan geçen İstanbulun
serbest kalsın Suriye ve meydanlarda
ve ağlamaktan yıpranan gözlere inat
o denli karmaşık bir aşka çiçek getirmek
kendi elleriyle afganistanın

bunu en iyi Afganistanlılar bilir
Allah gençler için bişeyler yapsın işallah
Allah düşünenler için sezen aksu şarkıları
bir baskına uğramışlıktan kalma korkularla
bulutlara bulutlara pencerelerden
havalar kin tutmuş,kar kapatmış yolları
kar kapatmış yolları, geçilmiyor aşktan
ama bir masabaşına, bir şarkıya, bir tenefüse
beş yüz yaşına gelmiş umutlara
hamile kalmışım ağlayan yok

 işgal altındadır benim sıradan şeylerim
sandalyelerde yokluk, odalar tabutlardan geçilmiyor
kilimler sessizlikle meşguller
bir sandalyeye oturmuş dinliyor kalbim
ipek kırlentleri,ve  kız masalları anlatıyor bana biralarım
şekeri çok yüksek, ricalar acemice bir evde
ama birdenbire bir ses

ve dünyayı bir depo benzin alıp yakıyoruz seni bilmek için
kar getir bana boğazımı vereyim tahtaya
altıyüz kişiye söz vereyim seni bulmaktan
güneş üzerimde dua etsin hiç
oysa biz sanki dans etmeye gelmişiz gibi on numara insanlar
seninse bu taraklarda bezinin olmayışını seviyoruz aslında
o sevgiyi sürdürürken yağsın biryerlere yağmurlar
everybody is happy but also cancer so much
hüznümüz alışsın yalnızken aldığımız jilete

eve götürmeyi öğreniyoruz bu yoklukta
bir kimse olarak, obur ve köhne
bize uzak olsun ses ve öfke