ve hemen gidemedim
ve artık gidemedim
ve sonra hiç gidemedim
Kurtuluş’ta, son durakta bir tramvay ölüsü
sanki ben
öylece kalakaldım
hepimiz kalakaldık
elimizde tetiği çekilmeyen
namlusu yönsüz bir tabanca gibi
Edip Cansever
ama o ağır ağır böğürüyordu, haincesine, gözyaşları akıtmadan; dünyada bütün sesi çıkmayan sefaletin önemli umutsuz sesi...
23 Aralık 2012 Pazar
ıslak çeltiklere
benim bir sevincim var yüzün artık akşam
bir çocuğun gülüşünü görüyorsun nereye baksam
kıyımız uzak ve kuytuda ellerimiz sanki yok
ellerimiz yok ama senin ellerini bir tutsam
bazı çocuklar doğar bilirim bazı çocuklar doğmaz
doğmayan çocuklar için bilmem ne yapsam
ey çavlan. bitmeyen temmuz güneşi. ey aslan
silkin. sakla harmanını. çocuğunu sakla
ey aslan. suya kaptır kendini ellerin sanki yok
bir güzel günde mızıkalarla bir alanda dursam
sen yoksun gazeteler yok geçmişin razı değil
bilmem ki doğmayan çocukları ben mi doğsam
bir çocuğun gülüşünü görüyorsun nereye baksam
kıyımız uzak ve kuytuda ellerimiz sanki yok
ellerimiz yok ama senin ellerini bir tutsam
bazı çocuklar doğar bilirim bazı çocuklar doğmaz
doğmayan çocuklar için bilmem ne yapsam
ey çavlan. bitmeyen temmuz güneşi. ey aslan
silkin. sakla harmanını. çocuğunu sakla
ey aslan. suya kaptır kendini ellerin sanki yok
bir güzel günde mızıkalarla bir alanda dursam
sen yoksun gazeteler yok geçmişin razı değil
bilmem ki doğmayan çocukları ben mi doğsam
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)